Mutluluğun resmini bilemem ama korkunun resmini en iyi yapan günümüz sanatçılarından Deniz Serkan Özcan ile resimleri üzerine konuştuk.
– Korku imgesinin rüyalarınızın dışavurumu olduğundan söz etmiştiniz. Bu rüyaların esere dönüşümü ne zaman başladı?
+ Rüyaları 2015-16 yılları arası yoğun bir şekilde görüyordum. Çalışmalarımın çoğunun eskizini de o yıllar attım, fakat o yıllar arasında tuvale aktarmıyordum. Sadece rahatlamak amaçlı eskizler atıyordum. Dışavurumum 2016-17 yıllarında oldu ve devam etmekte.
– Korku dışında beslendiğiniz bir kaynak var mı?
+ Hayır, eserlerimi tamamen korku teması üzerine yapıyorum. Başka çalışmalarım da oldu tabii ki. Ötekileştirme başlığı altında; siyah beyaz ilişkisi (Irkçılık), kadına şiddet gibi konularda enstalasyon çalışmalarım oldu. Korkunun dışında ötekileştirme konusu ilgimi çekiyor.
– Korku eserleri yaratmaktan hiç korktunuz mu?
+ Hayır, aksine bu şekilde rahatlıyorum. Amacım yaptığım eserlerle insanları korkutmak da değil. Korkumu dışa vurarak rahatlamak. Bu şekilde rahatladığımı fark edip üstüne gittim. Şu an bu tarz rüyalar görmüyorum sadece. Yaşanmış ve yaşanmamış korkuları imgeliyorum.
– Bağlı olduğunuz ekspresyonist akımdan etkilendiğiniz ressamlar var mı?
+ Tabii ki etkilendiğim birçok sanatçı var, fakat James ENSOR’un dışavurumcu olmak gibi bir amacı olmaması, eserlerinde sadece kendi ruhsal durumunu yansıtmak istemesi, bu sebeple de korkuyu sıkça işlemesi benim ilgimi çekmişti.
– “Ölüler Konuşamaz” adlı resminizdeki figürün gözlerinde canlı renk kullanarak vurgulamak istediğiniz duygu nedir?
+ İnsanın yaşadığı korkunun derecesini ilk olarak gözünden anlarsın. Anlatmak istediğini, duygusunu, korkusunu, yalnızlığını… Günümüzde, kadının değer görmediği, erkekler tarafından özgürlüklerinin kısıtlandığı gözle görülmektedir. Eserde, her ne kadar ölü olmasa da erkekler tarafından özgürlük hakkı elinden alınmış, konuşsa bile sesini duyuramayan, değim yerindeyse yaşayan ölü olan bir kadın figürü var. Yusuf ÖZER’in bir sözü var;
Bir kadın; “Ölüm benim için kurtuluş” diyordu. Üzülme sen kadın! Senin ölümü düşündüğün dünyada, adamlık ve insanlık için cenaze namazı kılınmıştır.
– İlerleyen süreçte dijital sanata daha fazla ağırlık vermeyi düşünüyor musunuz?
+ Pek düşünmedim ama denemelerim olmuştu. İlgimi çeken daha çok, tuval üzerine çalışmak ve enstalasyon yapmak, şimdilik…